5 Mart 2009

içimizi dolduranları boşaltmalı!

hayatım, yer ve gök arasında fakat onların birbirine pek yakın oldukları bir diyarda, yani fazlaca kapana sıkışmış hissi vererek sürmekteydi uzun zamandır. ancak bir süre öncesinde hem gerçekleşen değişiklikler hem de aldığım ve uyguladığım kararlar yüzünden yeryüzü ve gökyüzü ayrıldılar birbirlerinden..

bu yaşananların bugün varolan ve o zamanı kötü kılan ayakları, yani geçmişten gelen gölgeler artık sadece kendimle dalga geçmemi sağlıyor. denir ya; "kendisiyle dalga geçebilmeli insan" diye... sorunumun düşüncesizliğin dibine vurmuş insanlar içinde çok ince olmak olduğunu inceden inceye hissettirse de bu durum, bir yandan da "artık o kadar da değil" diyorum sonuçta... kendimi kandırıyor olabilirim, her şey hiç beklemediğim bir anda tersine gidebilir yine de şu an harfleri bu yönde anlamlandırmak pek iyi geliyor...

bir de güzel yazılar okuyorum... bana yazılmış ve piksellerden geçip yüreğime dokunan... acemice tutunuyorum ve bu sefer farklı olacağı kafama biraz daha yatıyor. gözlerime yansıyanlar güzel sıfatının tanımı olarak kullanılabilecek kadar güzel...

yeni favorim sıcak şarap... aslında tam olarak sıcak şarap değil. ustasının elinden çıkan farklı bir lezzet. 'anadolu yollarında meyve bahçelerine girme sebebi'... hassaslığımın ve ondan kaynaklanan aşırı yorgunluğumun ilacı... bir o kadar da tuzu biberi gibi...

bir de uyumalıyım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder