7 Haziran 2009

bir sahne var aklımda...

tuhaf günler bunlar... tanımlamak için daha net bir kelime bulamıyorum. açmaya kalkışınca kurduğum cümleler, aynı anda hem mutlu hem de mutsuz olmakla ilgili. sanırım bu iş biraz inada bindi; bir şeyler beni mutsuz kıldıkça mutlu olmaya uğraşıyorum. yenilmediğimi gösterebilmek için. ama yine de kahkahalarım gerçekten gülünesi yerlerde kopuyorlar ve bu beni o kadar da yalancı kılmıyor bence.

kötü olan her şeye rağmen en güzel şenliğim geride kaldı. ve düşününce sanatçıların etkisinin yanında benimle ilgili olan çok büyük değişimler var işin içinde. çünkü "o olmadan hiç bir şeyin tadı tuzu olmaz." denen durumun aslının olmadığını kesin olarak anladım.

yaza dair istediğim bir şey var yakın zamandan beri. kendi kendime ve çevremdekilere durmadan söyleyip duruyorum. ne kadar çok söylersem o kadar ciddi yapacağım bu işi sanırım. kafamda her ne varsa; belirsiz, çok kötü, çok iyi hepsini normal bir yere oturtmaya kararlıyım bu yaz. önümüzdeki yıl önemli ve çok yorucu çünkü. şimdiden halletmeliyim beni yoracak, ruhumun üzerine ağırlık yapacak olan bildiğim her ne varsa.

ve fark ediyorum, yaza hep çok fazla anlam yüklüyorum.

1 yorum:

  1. bütün sene yazı düşlüyoruz, bekliyoruz. hayallerimizi yaza erteliyoruz. her şey aslında yaza daha iyi girmek için, kilo vermek özellikle. ahah.

    ama hani "bazı yazlar uzaktan geçer" ya, söz veriyorum sana bu yazın içinden geçicez, kalbinden.

    YanıtlaSil